Alman Dışişleri Bakanlığı'nın sayfasına hoş geldiniz
İnsan Hakları - İlkeler
Almanya´nın İnsan Hakları Politikası somut bir yükümlülüğü takip eder: İnsanları haklarının ve temel özgürlüklerinin ihlal edilmesinden korumak.
İnsan Hakları´nın genişletilmesi ve korunması
İnsan Hakları´nın genişletilmesi ve bu haklara saygı gösterilmesi, Federal Hükümet Politikası´nın temel hedeflerindendir. Alman Anayasası´nın 1. maddesinde İnsan Hakları her türlü insani topluluğun, barışın ve dünyadaki adaletin temeli olarak tanımlanmıştır. Buna göre sadece devlet içerisinde değil, uluslararası alanda da tüm insanların onurunu ve temel haklarını korumak icap etmektedir. Almanya uluslararası ilişkilerinde zulmün, keyfiliğin ve sömürünün sona ermesi için gerekli olan şartların oluşturulması için çaba sarf etmektedir.
Alman İnsan Hakları Politikası`nın temel prensipleri
İnsan Hakları Politikası, Alman siyasetinin genel bir görevidir. Ne dış politikada ne de güvenlik politikasında veya herhangi başka siyasi alanda "insan haklarından yoksun bölgeler" olmamalıdır.
İnsan Hakları bölünmezdir. Soy, yaş, cinsiyet, din, ten rengi veya başka kriterlere göre ayırım yapmaksızın her insan bu haklara sahiptir. Dünya çapında İnsan Hakları’nın uygulanması hususunda çaba sarf ederken, İnsan Hakları’nın medeni, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda uygulanmasına dikkat edilmelidir. İnsan Hakları ihlalleri zulüm olmakla birlikte uluslararası istikrarı ve güvenliği tehdit etmekte ve devletlerin ekonomik ve sosyal refahına zarar vermektedir. İnsan Hakları‘nın tamamının korunması ve teşvik edilmesi ise barışı ve kalkınmayıdesteklemekte ve insani yaratıcılığı açığa çıkarmaktadır.
Almanya, hem Birleşmiş Milletler‘in neredeyse tüm İnsan Hakları Sözleşmeleri‘ne, hem de tüm temel Avrupa insan hakları normlarına taraftır. Almanya`da da İnsan Hakları’nın korunması takip ve kontrol edilmelidir. Sadece bu esasa dayanan bir Uluslararası İnsan HaklarıPolitikası güvenilir olabilir. Almanya´da İnsan Hakları Sözleşmeleri‘nin uygulanmasını sağlamak ve İnsan Hakları hususunda insanları eğitmek amacıyla 2001 yılında Alman İnsan Hakları Enstitüsü kurulmuştur.
Almanya‘nın dışa yönelik İnsan Hakları Politikası‘ndan sorumlu olan kişi Federal Hükümet‘in İnsan Hakları Özel Temsilcisi Markus Löning‘dir. Kendisi Federal Almanya Dışişleri Bakanlığı’ndaki sorumlu birimler ile birlikte İnsan Hakları´nı teşvik etmektedir. Bunu örneğin İnsan Hakları ile ilgili söyleşiler düzenleyerek, diplomatik girişimlerde bulunarak, topluma yönelik açıklamalar yaparak, sessiz diplomasi veya bazı bölgelerde proje bazında halkla ilişkiler faaliyetleri yürüterek sağlamaktadır.
İnsan Hakları Politikası sürekli ilgili toplum bireyleri ile ve sivil toplum örgütleri ile fikir alışverşine muhtaçtır. Uluslararası alanda kalıcıilerlemeler sadece karşılıklı saygı temelinde kaydedilebilinir. Bu yüzden diyaloğa ve işbirliğine ağırlık verilmektedir, örneğin Birleşmiş Milletler Ana Sözleşmesi´nde olduğu gibi (65. Madde).
Avrupa´da İnsan Hakları
Avrupa´da İnsan Hakları`nın korunması hususunda 1949 yılında kurulan Avrupa Konseyi merkezi bir rol üstlenmektedir. Konseye şu anda 49 Avrupa ülkesinden 47´si üyedir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi´nin kararlarının Avrupa Konseyi´ne üye tüm ülkeleri bağlayıcı niteliği vardır. Mahkeme, 800 milyon Avrupalı vatandaşın İnsan Hakları sorunlarında son umududur. Avrupa Konseyi, 1999 yılında tesis edilen İnsan Hakları Komiserliği kadrosuyla İnsan Hakları´nın Avrupa´da denetlenmesi için bir başka önemli araca kavuşmuştur.
Avrupa Konseyi´nin yanı sıra, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGIT) da demokratik, hukuğa bağlı ve İnsan Hakları´nı koruyan bir Avrupa´nın oluşması sürecinde önemli bir ilham kaynağıdır. Federal Almanya Hükümeti 1999 yılında AB-Temel Haklar Sözleşmesi´nin oluşturulması yönünde başarılı bir inisiyatif başlatmıştır. AB-Reform Sözleşmesi´nin bu konuyla ilgili bir madde içererek yürürlüğe girmesi, AB-Temel Haklar Sözleşmesi´ni hukuken bağlayıcı hale getirmiştir.
Birleşmiş Milletler´de İnsan Hakları
Federal Hükümet AB ortakları ile birlikte Birleşmiş Milletler nezdinde tutarlı bir tavır izleyerek, İnsan Hakları Standartları´nı korumak ve sürekli geliştirmek amacıyla çaba sarf etmektedir. Bu çalışmalar düzenli olarak BM organlarıyla işbirliği içinde ve özellikle Genevre`de bulunan İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi ile yürütülmektedir.
Birleşmiş Milletler çerçevesindeki ana hareket noktaları düzenli olarak Genevre´de bulunan İnsan Hakları Konseyi´nin ve BM Genel Kurulu´na bağlı 3üncü Kurul´un sonbaharda New York´ta gerçekleştirilen toplantılarıdır. Bu iki forumda İnsan Hakları´nın dünyadaki durumu ve başka hukuki enstrümanların ve İnsan Hakları´na yönelik programların geliştirilmesi görüşülmektedir. Burada ayrıca yerel bazda faal olan İnsan Haklarıderneklerine dayanak oluşturabilecek İnsan Hakları ile ilgili kararlar tartışılmakta ve karara bağlanmaktadır.
Federal Almanya Cumhuriyeti 1979 yılından itibaren kesintisiz olarak eski İnsan Hakları Komisyonu´na üye idi. 2006 yılındaki oylamada batılıülkeler arasında en iyi sonuçu elde eden Almanya, yeni kurulan ve 47 üyeden oluşan İnsan Hakları Konseyi´ne seçildi. İnsan Hakları Konseyi, İnsan Hakları ile ilgili sorunları soruşturmaya yönelik geniş bir yetkiye sahiptir. 1 Ocak 2013´ten itibaren tekrar İnsan Hakları Konseyi´ne üye olan Almanya, 2016-2017 dönemi için tekrar adaylığını koyacaktır.
Akit Devlet Almanya
Almanya, BirleşmişMilletler´in mühim olan tüm İnsan Hakları Sözleşmeleri´ne ve ek protokollerine taraftır. Almanya en son işkenceye karşı BM-Antlaşması´nın ek protokolünü ve BM-Özürlüler Antlaşması´nı imzalamıştır. Almanya şu anda bireysel şikayet mekanizmasını yürürlüğe sokacak olan Çocuk Hakları Konvansiyonu´nun ek protokolünün onayı için çalışmaktadır.
Sivil Toplum ile Diyalog
Alman İnsan Hakları Politikası için kamuoyunun İnsan Hakları´nın korunması ve desteklenmesi konularına ilgi duyması çok önemlidir. Bu yüzden Almanya başka ülkelerle yürütülen uluslararası diyaloğu tamamlayıcı olarak İnsan Hakları konularına ilgili ve angaje olan gruplar ve şahsiyetler ile görüşmeyi önemsemektedir.
İnsan Hakları özel temsilcisi de sivil toplum ile diyaloğu sürdürmekte ve çalışmalarıyla Federal Hükümet´in İnsan Hakları ile ilgili arzularını kamuoyuna iletme imkanına sahiptir.