Willkommen auf den Seiten des Auswärtigen Amts
Alman İmparatorluğu zamanında Büyükelçilik
1871 yılında Alman İmparatorluğu’nun kurulmasından sonra Konstantiniyye'de, yani günümüz İstanbul’unda, bir misyon binasının kurulması kararlaştırılmıştır.
1871 yılında Alman İmparatorluğu’nun kurulmasından sonra Konstantiniyye'de, yani günümüz İstanbul’unda, bir misyon binasının kurulması kararlaştırılmıştır. Önceleri bu binanın Pera’da bulunan Yassid Sokak’ta kurulması düşünülmüş, ancak kullanılacak alanın elverişsiz konumu nedeniyle proje durdurulmuştur.
Bunun üzerine Türk Hükümeti, binanın yapımı için şehir merkezi olan Pera’nın dışında bulunan ve Taksim Meydanı’ndaki büyük mezarlığın da bir bölümünü teşkil eden birkaç yerde arazi önermiştir. Mimar-Mühendis Hubert Göbbels, şehir merkezinin Taksim yönüne ilerleyeceğini savunmaktaydı ve bu düşüncesinde de daha sonraları haklı çıktı. İlk başlarda, bu arazinin artık mezarlık olarak kullanılamayacak olması Müslüman otoriteler arasında huzursuzluğa yol açmıştır.
Ancak 10.000m2’lik arazinin 95.015 Taler’e (o dönemdeki Alman para birimi) satın alınmasına dair anlaşma 15 Mayıs 1874 tarihinde imzalanmıştır. Bu alımın başarıyla sonuçlanabilmesi için getirilen koşul, arazi üzerinde bulunan Berberbaşı Ali Ağa’nın mezarının bakımı ve korunmasıydı. Bu mezar halen başkonsolosluğun bahçesi içerisinde bulunmaktadır.
İnşaatın başlaması
Alman İmparatorluğu’nun ilk büyükelçiliği olan Büyükelçilik Sarayı’nın yapımına 21 Nisan 1874 tarihinde başlanmıştır. Yapım çalışmalarının başlamasından henüz birkaç ay sonra mimar-mühendis Göbbels vefat etmiş ve görevini 04 Aralık 1874 tarihinde mimar ve bina ustası Albert Kortüm devralmıştır. İşçilik maliyeti ve malzemede meydana gelen fiyat artışı nedeniyle binanın dış cephesi için tasarlanan kum taşı kaplama yerine sıva kullanılmıştır. Günümüzde büyükelçilik binasının karakteristik dış yapı özellikleri aslına uygun olarak muhafaza edilmiştir. Klasik stile oldukça bağlı kalınarak inşa edilen misyon binasının alışılmışın dışındaki altı kat yüksekliği ve kapalı blok görünümü, sarayların da karakteristik özellikleri arasında yer almaktadır. Arazide ayrıca iki ahır, iki kapıcı evi ve arabalara ayrılmış bir yapı bulunmaktaydı.
Göbbels’in çalışmalarına karşın Kortüm, Prusya etkisinde kalmış bir eser meydana getirmiştir. Kortüm, yerleştirilmesi planlanan eyalet armalarına karşın kanatları ve gagaları açık ve uçmaya ve dövüşe hazır kartallar kullanmıştır ve bunları çatıya yerleştirmiştir. 1. Dünya Savaşı’ndan sonra yerlerinden çıkarılan kartallar, o günden beri kayıptır.
İnşaat stili
Bina, o zamanın zevklerine uygun olarak neo-rönesans stiline göre dekore edilmiştir. Duvarlarda genellikle koyu kırmızı tonlar hâkimdir ve tavanlar altın yaldızlı mermer sıva ile süslenmiştir. Büyükelçi Prens Reuß, odaların mobilyaları ile bizzat ilgilenmiş, ancak yetersiz araç gereç dolaysıyla kısıtlanan olanaklar birçok odanın mobilyasız kalmasına neden olmuştur.
1 Aralık 1877 tarihinde yeni büyükelçi Prens VII. Heinrich, 2. Alman İmparatorluğu’nun ilk büyükelçilik binasını hizmete açmıştır. Yaklaşık 10.000m²’lik zemine ve iki alt ile dört üst katı kapsayan toplam 55.000m² kullanım alanına sahip bina, başlangıçta büyükelçinin ve personelin evi olarak ve temsilcilik amacına hizmet vermiştir. Yaklaşık 80 kişinin yaşadığı ve çalıştığı elçilik binasının henüz tamamlanmamış bölümü park ve avlu olarak kullanılmaktaydı.